“Mutluluk” Allah’a İman Etmekle Başlar - Eskişehir Haber

“Mutluluk” Allah’a İman Etmekle Başlar

“Mutluluk” Allah’a İman Etmekle Başlar
Yayınlama: 19 Ağustos 2016 Cuma - 10.212
A+
A-

“Mutluluk, Yüce Allah’a iman etmeye göre ayarlı bir durumdur.”

 

“İman etmedikçe mutlu olamazsınız.”

 

Mutluluğunuz en büyük yetkisi Yücelerin en yücesi olan Cenabı Allah’a iman etmekle başlar. Derler ya mutluluğun kapısından geçmek istiyorsanız mutluluğa kavuşan anahtarı kullanmalısınız. İşte tam da burada ki anahtar imandır. Eğer ki sizler iman ederseniz mutluluğu her daim yakalamış olursunuz. İman etmek insanoğlunun hayatı için en önemli vazife ve de en önemli konulardan bir tanesidir.

 

İman, insanoğluna hem dünyada hem de ölümünden sonra başlayacak olan ahiretin de mutlu ve huzur dolu bir yaşamı sunmaktadır. Yüce Allah’a karşı duydukları o muazzam sevgi, o muhteşem bağlılık ve kadere olan teslimiyetleri, onları huzursuz edecek ya da edebilecek her türlü nedenleri aniden ortadan kaldırır. Rahatlığa kavuşturur. Çünkü Allah’a inanan, iman eden insanlar için hayatları boyunca “kötü, pis yahut çirkin” olarak nitelendirebilecekleri hiç ama hiçbir şey yoktur. İman eden insanlar Cenabı Allah’ın, “şer” olarak görülmekte olan her şeyi, kendileri için “hayra” çevirebileceğini çok iyi bilmektedirler. Burada müminlerin her daim iman dolu bir coşkuya sahip olmasını da sağlar.

 

İmanlı insanlar her daim neşelidirler. Bütün sıkıntılı anlarında bile her daim Yüce Allah’ı hatırlar mutlu olurlar. Herkesin karamsar olduğu tüm ortamlarda bile, onları üzecek herhangi bir neden mevcut olmadığından, neşelerini hiçbir şey bozamaz. Bozamadığı gibi de neşelerinden de hiçbir şey kaybetmezler.

 

Yücelerin en yücesi olan Allah’a inananlar, O’na her daim dua eden ve de tevekkül edenler insanların, diğer tüm insanlardan hem fiziksel, hem ruhsal, hem maddi hem de maddi olarak daha sağlıklı, daha mutlu olmalarının sebebi, yaratılışlarına en uygun şekilde davranmalarıdır. İnsanoğlunun yaratılışına aykırı olan felsefe ve sistemlerse, insanoğluna sürekli bir acı, bir sıkıntı, bir dert, bir sıkıntı ve de bunalım getirmiştir. Allah’a iman eden insanların, inanmayanlara oranla daha çok mutlu oldukları her daim hem bilimsel anlamda, hem duygusal hem de görsel olarak ortaya çıktığını hepimiz görmekte ve de bilmekteyiz. Allah’a iman eden insan için, inanç ve iman mutluluğun kapısını açan değerli anahtardır.

 

Yüce Mevla’ya inancı olup her daim ibadet eden insanoğlunun sağlığı, işi, mutluluğu, maddi ve manevi her noktada güzelliklerle dolu bir yaşam kalitesi vardır.

 

İnsanoğlu mutluluğu “Cenabı Allah’a iman etmekle yakalar.”

 

Yüce Allah’a iman etmeyen insanoğlu, ne yaparlarsa yapsınlar, ne kadar mücadele etseler de etsinler, Cenabı Allah’a imani bir duyguyla bir neşeyle bağlı olmadıklarından, hiçbir noktada, hiçbir yerde, hiçbir şeyde gerçek mutluluğu yakalayamaz ve de gerçek mutluluğu yaşayamazlar. Ne kadar isteseler de istesinler, hiçbir zaman samimi ve içten bir neşeyle hareket etmeyi başaramazlar aksine sürekli olarak durdukları yerde pisliğe saplanır dururlar. Çünkü “mutluluğun hissine insanoğlunun ruhuna hissettiren O’dur. Yani Yücelerin en yücesi olan Cenabı Allah’tır ki; sadece O’na iman eden kullarına bu güzel hissi verir.” İmanın kendilerine getireceği huzur ve mutluluktan her daim uzakta olan insanlar gerçek anlamda hiçbir zaman rahatlığa kavuşamazlar. Öyle ki karşısında ki insanlara da aynı şekilde, aynı düzeyde bir rahatsızlık vermiş olur.

 

Yüce Allah’a samimi ve kesin bir bilgiyle iman ederek kazanacakları mutluluğu, kendi akılsızlıkları ve şeytana uymaları yüzünden kaybeden insanlar mutsuz bir yaşamı sürer dururlar. Ki onlar akılsızlıkları yüzünden hiçbir zamanda mutlu olamazlar. Onların yaşamları mutsuzlukla devam eder durur.

 

Yüce Mevla’ya iman etmeyen insanoğlu, kendilerinin mutsuzluklarını itiraf etmekten her daim kaçınır dururlar. Ve bu durumları da kendilerince çeşitli sebeplere bağlar dururlar. Onları her daim mutsuz eden ve “tesadüfi” bir şekilde onlara gelip çattığını düşündükleri her şey, aslında Yücelerin en yücesi olan Allah’ın onlar için yarattığı imtihanlardan bir tanesidir. Yaşadıkları ve her daim onlar için yaratılan imtihan ve de zorlukları, Yüce Allah’ın bir hikmet üzerine onlara verdiğinin şuurunda olmadıklarından ötürü, nefislerinin hoşuna gitmeyen tüm olaylar onları durmadan üzer, durmadan mutsuz eder.

 

Hükümlerin ve de her şeyi verenin hakimi olan Yüce Allah, kendisine iman etmeyen, akıl erdirmeyen bu insanların üzerine ciddi manada “pisliklerin” çökerteceğini net bir şekilde aşağıdaki yazılan surede verilmiştir.

 

Yunus Suresinde şöyle bildirir:

 

“Yüce Allah’ın izni olmaksızın, hiç ama hiç kimse için iman etme (imkanı) yoktur. O, akıl erdiremeyenlerin üzerine her daim iğrenç olan bir pislik kılar.”

 

Cenabı Allah’a iman edenler iman etmeyenler arasındaki bu farklılıklar yeryüzünde yani dünyada olduğu gibi ölümden sonraki ahret gününde de ortaya çıkmaktadır.

 

Kıyamet Suresinde şöyle bildirilmiştir:

 

O gün insanoğlunun yüzü ışıl ışıl parlar durur. Yücelerin en yücesi olan Rabblerine bakıp bakıp duracaklar. O günde öyle yüzler olacak ki, adeta ekşimiş ve de kararmış olacak. Kendisine, beli büken işlerin yapılacağını anlamaktadır.

 

Abese Suresinde şöyle bildirilmiştir:

 

O gün, öyle yüzler olacak ki sürekli olarak apaydınlık olacaktır. Yüzleri daima güler ve sevinç içindedirler. Ve o gün, öyle yüzler vardır ki üzerini adeta toz bürümüştür. Bir karartı sarıp öylece kaplamıştır. İşte onlarda kafir ve de facir olanlardır.

 

Gevşemeyin, hüzünlenmeyin.

 

Eğer (gerçekten) iman etmiş kimseler iseniz üstün olan sizlersiniz. (Al-i İmran: Suresi:139)

 

Mutluluğu, Yüce Allah’a iman etmekle yakalamanız dileğiyle…

 

Vesselam!

 

Facebook:  https://www.facebook.com/YazarMehmetKizilkaya/

 

İnstagram: https://www.instagram.com/mehmetkizilkaya_/

 

 

“Mehmet Kızılkaya”

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 





Bir Yorum Yazın
Bu habere yorumlar

Diğer Yazıları

Copyright © 2024