İslam Dinimizin Yüce Rabbim İnsanları ahiret ve de dünya da mutlu olmalarını sağlamak amacıyla ilahi emirlerinin, yasaklarının ve de kurallarının bütünü olana denir.

Yüce Rabb'imizin bütün varlıkların canlıların arasında en güzel en donanımlı ve de kusursuz bir şekilde yarattığı insandır. Yüce Rabb'imizin bütün varlıkları adeta belirli bir amaç ve de hikmeti çerçevesinde yaratıp, yeryüzünün en güzel varlığı olan insanı da başıboş bir şekilde bırakmamıştır. Öyle ki kainatın hiçbir yerinde başıboş olan hiçbir varlık ve de canlı göremezsiniz. Bundan dolayıdır ki bizler insanların başıboş, hiçbir işe yaramayan, görevi olmayan biri olarak yaratıldığını düşünmemiz adeta abes bir durumun göstergesidir.

Yüce Rabb'imiz, insanın yeryüzüne gelişinin, yaratılışında ki vazifelerinin neler olduğunu gönderdiği ilahi kitaplar ve de peygamberler sayesinde biz insanlara aktarmıştır. Bu sebeple bizler neden varız? Ben neden varım? Yüce Rabb'imiz bizleri neden yaratmış? Bu dünyaya neden gelmişiz? Şeklinde ki soruları, nedenleri, sebepleri merak edenlerin kutsal kitap olan ve de yol gösterici olan Kur’an-ı Kerimi okumaları anlamaları ve de O’nu bu hayata en güzel şekilde hayata taşıyan fedakar olan ve yaşayan peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa (S.A.V)’in hayatını hepimizin öğrenmesi gereklidir.

Kur’an-ı Kerim kitabında dinimizin temel ilkelerinin tamamını en kapsamlı ve de en güzel şekilde açıklama getirmiştir. Yüce Rabb'imizin Kur’an-ı Kerim de en çok önem verdiği ibadetlerin başında yer alan ve de adeta bütün ibadetlerin direği olan namazı göstermiştir.

Namaz bütün insanlığın, bütün varlıkların, bütün ibadetlerin direği olup adeta bütün ibadetlerin cam damarı konumundadır. Yeryüzünün bütün katmanlarında halifesi olarak yaratılan insanların, bütün varlıkların hesabına onların ibadetlerinin de temsilen namaz kılarak Yüce Rabb'imizin huzuruna çıkar.

Namaz, Yüce Rabb'imizin insanlardan istediği bütün ibadetleri kendi içerisine aldığı ve de bütün ibadetlerin özü konumunda olduğunu söylemiştir. Yüce Rabb'imizin bizlere gösterdiği ve de işaret ettiği başka bir şeyin de namazda bütün ibadetlerin numunelerinin yer aldığı gerçeğidir. Bundan dolayıdır ki hadislerde namazın dinin direği olarak ifade edildiğini okumuş ve de görmüşüzdür.

Namaz dinin direğidir. Direğin bütün yapılarının taşıyabilen, ayakta kalmasını sağlayabilen en önemli unsur olduğunu anlamış görmüş olmalıyız. Bu hadisi şerifte din bir yapıya ya da bir eve benzetilmiştir. Bu yapının yani dini ayakta tutan en önemli unsurun da namaz olduğunu bizlere göstermiş ve de bildirmiştir.

Direğin ortadan kaldırıldığını düşünün, nasıl ki o direğin üstüne bütün her şeyi temellendirilmiş olan yapı ayakta durmaz ya da yıkılır ise; dinin direği olan namaz da kılınmadığı zaman insanların kendini kendi dinini harap etmiş ve de yıkmış olduğu gerçeğini bir kez daha görmemiz gerektiğini söylemek ve de yazmak istedim.

Unutmayın ki bir Müslüman ile bir Kafir’in arasında ki fark namazdır.

Vesselam…

“ Mehmet KIZILKAYA “