D Vitamini Takviyesi Mevsim Seçmiyor: Yaz Güneşi Bile Yetersiz Kalabiliyor!

Uzmanlar, güneşli havalara rağmen toplumun büyük bir kesiminde D vitamini eksikliği görüldüğünü ve özellikle risk gruplarının yaz boyunca takviye ihtiyacı duyabileceğini belirtiyor.
Yaz mevsimi dendiğinde akla ilk olarak güneş gelse de, D vitamini eksikliği ülkemizde yaygın bir sağlık sorunu olmaya devam ediyor. Orzaks Medikal Müdürü Dr. Feyza Özdemir, D vitamini sentezi için UVB ışınlarının doğrudan cilde teması gerektiğini ve doğru zaman, koşullar ve yeterli maruz kalma sağlanmadığında vücudun bu hayati vitamini yeterince sentezleyemediğini belirtiyor. Görünüşte yeterli güneş alan bireylerde bile D vitamini yetersizliği ile karşılaşıldığını ve ülkemiz gibi güneşli gün sayısı fazla olan ülkelerde dahi toplumun yüzde 88’inde yetersizlik görülmesinin konunun ciddiyetini ve yaygınlığını ortaya koyduğunu vurguluyor.
Güneş Kremleri ve Kapalı Alanlar D Vitamini Sentezini Engelliyor
Dr. Feyza Özdemir, günümüzde güneş kremi kullanımı ve kapalı alanlarda geçirilen uzun saatlerin D vitamini sentezini ciddi şekilde engellediğini ifade ediyor. Bulutsuz havada, öğle saatlerinde ve koruyucu ürünler olmadan güneşe çıkmanın sentez için ideal koşulları oluşturduğunu ancak bunun günlük hayatta çoğu zaman yapılamadığını belirtiyor. Klinik araştırmalar sonucunda, SPF 15 olan bir güneş kremi kullanımının bile D vitamini üretimini yüzde 90’dan fazla azaltabildiğini görüldüğünü ekliyor.
Gölge alanlar, cam arkası ve uzun kollu giysilerle yapılan güneşlenmelerde D vitamini sentezi olmadığının da altını çizen Özdemir, risk gruplarına dair önerilerde bulundu. Yaşlılar, fazla kilolu veya obez bireyler, çocuklar, gebeler, emziren anneler, kronik hastalığı olanlar ve ofis çalışanları gibi gruplarda D vitamini rezervinin yetersiz kaldığını belirterek, bu grupların hekim kontrolünde düzenli ölçümlerle takip edilmesi ve gerekirse takviye alınmasını önerdi.
Çocuklar ve Ergenlerde Yüzde 60'tan Fazla D Vitamini Eksikliği
Ülkemizde D vitamini sentezinden en iyi şekilde yararlanmak için mayıs-eylül ayları arasında, saat 11:00-14:00 aralığında, açık tenli kişiler için yüz, kollar ve bacakların ortalama 15-30 dakika boyunca doğrudan güneşe maruz kalınması gerektiğini ifade eden Özdemir, ancak bunun mümkün olmadığında veya sentez yeterli olmadığında takviye desteğinin devreye girmesi gerektiğini söyledi. Dünya Sağlık Örgütü ve Amerikan Pediatri Akademisi'nin bebeklerde yaşamın ilk gününde başlanması kaydıyla her gün 400IU D vitamininin dışarıdan takviye edilmesini önerdiğini hatırlattı.
Dr. Özdemir, ülkemizde çocuklar ve ergenler üzerinde yapılan araştırmalarda yüzde 60’ından fazlasında D vitamini eksikliği görüldüğünü belirtti. Özellikle dijital ekranlar karşısında geçirilen süre artışına bağlı olarak çocuklarda güneşe maruz kalmanın azaldığının rahatlıkla tahmin edilebileceğini dile getiren Özdemir, bu nedenle tatilde de D vitamini yetersizliğinin göz önünde bulundurulması ve bilinçli yaklaşımlar ile gerekiyorsa koruyucu olarak veya tedavi edici miktarlarda D vitamini uygulamaları yapılması gerektiğini vurguladı.
D Vitamini Takviyeleri: Koruyucu Bir Sağlık Desteği
Özdemir, D vitamini takviyelerinin yağda çözünen bir vitamin olduğunu ve özellikle zeytinyağı bazlı formülasyonlarla daha iyi emildiğini belirtti. Zeytinyağının oleik asit içeriğinin hem antioksidan etkisi sağladığını hem de emilimi artırdığını ekledi. Ürün içeriği ve katkı maddesi içermemesinin takviye seçiminde önem taşıdığını, BHA, yapay tatlandırıcı ve kimyasal koruyuculardan arındırılmış ürünlerin tercih edilmesi gerektiğini değerlendirdi.
Dr. Özdemir, D vitamininin yoğun olarak bulunduğu besinlerin de altını çizdi. D vitamininin en çok balık, yumurta ve kırmızı et gibi hayvansal gıdalarda bulunduğunu, mantar gibi bitkisel kaynaklarda da D vitamini olmasına rağmen bu kaynaklardaki D2 formunun, vücudumuzun deriden sentezlediği ve takviyelerde bulunan D3 formuna göre daha düşük emilime sahip olduğunu ifade etti. Türkiye Beslenme Rehberi 2022 verilerine göre ülkemizde besinlerle D vitamini alımının yüzde 96 oranında yetersiz kaldığını belirtti.
Dr. Özdemir son olarak, D vitamininin bağışıklık ve kemik sağlığına katkılarını da şu şekilde ifade etti: "D vitamini, vücudumuzda kalsiyum emilimine ve kullanımına yardımcı olur, bu kalsiyum da normal kemiklerin korunmasına katkı sunar. Dolaylı yoldan bakıldığında D vitamini eksikliği, çocuklarda raşitizm gibi rahatsızlıklara yol açabilir. Yetişkinlik döneminde de D vitamini, osteoporozun önlenmesinde kritik bir role sahiptir. Ayrıca D vitamininin, doğal savunma hücreleri gibi vücudun doğal kalkanlarını destekleyerek enfeksiyonlarla savaştığı ve otoimmün rahatsızlıklarda da düzenleyici olduğu görülüyor. Bu nedenle D vitamini takviyeleri bir tedavi aracının yanında aynı zamanda koruyucu bir sağlık desteğidir" diyerek uyarıda bulundu.
Gönderen: journal