Uzmanlar, modern yaşam tarzının getirdiği stres, hazır gıdalar ve hareketsizlik nedeniyle tetiklenen kronik inflamasyonun, depresyon dahil pek çok hastalığın temelinde yer alan görünmez bir risk faktörü olduğunu belirtiyor. Psikiyatri Uzmanı Dr. Günay Hajiyeva, bu olumsuz tabloyu dengelemenin doğal yolu olarak Akdeniz Diyeti'ni işaret ediyor.

Dr. Hajiyeva'nın aktardığı bilimsel araştırmalara göre, Akdeniz Diyeti'ni uygulayan bireylerde depresyon riskinin yüzde 30 oranında azaldığı görülüyor.

Beslenmenin Depresyon Tedavisindeki Rolü Artıyor

Depresyonun sosyal ve ekonomik yapıyı etkileyen önemli bir sağlık sorunu olduğunu belirten Dr. Hajiyeva, Dünya Sağlık Örgütü'nün de depresyonu yaşam kalitesindeki azalma ve iş gücü kaybının önde gelen nedenlerinden biri olarak gösterdiğini söyledi.

Farmakoterapi, psikoterapi ve yaşam tarzı değişikliklerinin yanı sıra, son yıllarda bilim dünyası beslenme faktörünü depresyon tedavisinde ön plana çıkarıyor.

Akdeniz Mutfağının Beyin Dostu Etkileri

Akdeniz Diyeti'nin antiinflamatuvar ve beyin dostu etkileri, depresyona karşı koruyucu bir kalkan oluşturuyor. Yapılan çalışmalar, bu diyeti uygulayan bireylerde inflamasyon göstergelerinin (CRP, IL-6) belirgin şekilde düşük olduğunu ve BDNF (Beyin Kaynaklı Nörotrofik Faktör) düzeylerinin arttığını gösteriyor.

Dr. Hajiyeva, Akdeniz mutfağındaki kilit bileşenlerin etkilerini şöyle açıkladı:

• Zeytinyağı: İçerdiği oleokantal adlı doğal bileşik sayesinde antioksidan ve antiinflamatuvar etkiler göstererek vücuttaki inflamatuar süreçleri baskılar.

• Balık: Omega-3 yağ asitlerinin bileşeni olan EPA ve DHA sayesinde, inflamatuar sitokinlerin salınımını azaltır.

• Kuruyemişler: Enerji sağlamanın yanı sıra, beyin hücreleri arasındaki iletişimi destekler.

• Sebze ve Meyveler: Polifenoller ve lif açısından zengin olan bu gıdalar, bağırsak-beyin eksenini güçlendirir.

Akdeniz mutfağının bu doğal ve renkli öğeleri, beynin kimyasal dengesini olumlu etkileyerek psikolojik sağlığa katkıda bulunuyor.