Yeme Bozukluklarında Erken Müdahale Hayati: Kültürel Etkiler ve Tedavi Yolları
Yeme bozuklukları, beslenme davranışları ile kültürel faktörler arasındaki karmaşık ilişkiden etkilenen ciddi sağlık sorunlarıdır. Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Erman Şentürk, yeme bozukluklarında erken teşhisin, kalıcı hasar ve komplikasyonları önlemede hayati öneme sahip olduğunu belirtti.
Kültürel Kodların Yeme Davranışına Etkisi
Uzmanlara göre, beslenme alışkanlıkları ve yemekle ilgili sosyal pratikler büyük ölçüde kültürel normlarla şekillenir.
-
Örnekler: Yemekleri ödül olarak görmek, tıkanırcasına yeme eğilimi veya anoreksiya nervozadaki aşırı besin kaygısı gibi davranışlar kültürel kodlardan etkilenebilir.
-
Toplumsal Baskı: Medyanın ve toplumsal normların yarattığı güzellik baskısı, özellikle gençlerde beden algısını olumsuz etkileyerek yeme bozukluklarına zemin hazırlayabilir.
Başlıca Yeme Bozuklukları
Dr. Öğr. Üyesi Şentürk, iki temel yeme bozukluğunun farklarını ve benzerliklerini açıkladı:
Bulimia Nervoza (BN)
-
Tanım: Kontrol edilemeyen yeme krizleri (tıkanırcasına yeme) ile başlar.
-
Telafi Davranışları: Ardından bu davranışı telafi etmek için kusma, laksatif kullanma, aşırı egzersiz veya katı diyetler gibi yöntemler uygulanır.
-
Kilo Durumu: Bireyler genellikle normal kilo aralığında olsalar bile yoğun kilo alma kaygısı yaşarlar.
Anoreksiya Nervoza (AN)
-
Tanım: Kişinin düşük kiloda olmasına rağmen kendisini kilolu görmesi ve aşırı kısıtlayıcı beslenme davranışlarıyla tanımlanır.
-
Korku: Yoğun kilo alma korkusu hakimdir.
Her iki bozuklukta da ortak olarak beden imajı kaygısı, yoğun kilo alma korkusu ve yeme davranışında bozulmalar görülür. Tedavi edilmediğinde depresyon, anksiyete ve sosyal izolasyon gibi ciddi sorunlara yol açabilirler.
Tedavide Erken Müdahale Şart
Yeme bozuklukları genetik, biyolojik ve psikolojik faktörlerin etkileşimiyle ortaya çıkar ve tedavi edilmeden ilerlemesi ciddi komplikasyonlara neden olur.
-
Kritik Önem: Erken teşhis, semptomların şiddetlenmesini ve ciddi komplikasyonları engellemek açısından kritiktir.
-
Multidisipliner Yaklaşım: Tedavide Psikiyatrist, psikolog, diyetisyen ve diğer uzmanlardan oluşan multidisipliner bir ekip etkili sonuçlar sağlar.
-
Tedavi Bileşenleri: Tedavinin temel bileşenleri; medikal tedavi, çeşitli psikoterapi yöntemleri ve diyetisyen desteğidir.
-
Takip: Tedavi sonrasında nüks riski devam edebileceğinden, düzenli takip ve profesyonel destek hayati önem taşır.
İyileşme Sürecinde Yakın Çevre Desteği
Ailelerin ve partnerlerin destekleyici tutumu iyileşme sürecini hızlandırır:
-
Aile Tutumu: Baskıcı olmayan, destekleyici bir yaklaşım sergilenmesi, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının teşvik edilmesi ve stresin azaltılması önemlidir. Ailenin belirtileri tanıyıp profesyonel yardım aramada destek olması gerekir.
-
Partner Desteği: Kısıtlayıcı tutumlardan kaçınmak, belirtileri fark etmek ve duygusal destek sunmak sürece olumlu katkı sağlar.
Önemli Uyarı: Yeme bozuklukları ciddi tıbbi sorunlara yol açabileceği için belirtiler fark edildiğinde zaman kaybetmeden bir ruh sağlığı uzmanına başvurulması önerilir.
Gönderen: haber



