Bioenerji, Esma-ül Hüsna ve Dua
Kuran’da geçen Hz.Allah’ın 99 isminden her biri bir enerji köküdür.
Yapılan araştırmalarda, beyin aynı kelimeyi belirli bir süre tekrarlamaya devam ederse beynin genelinde güçlü bir nöron aktivasyonu olduğu ve beyinden dışarı doğru hertz cinsinde güçlü frekanslar yani ışınlar yaydığı tespit edilmiştir.
Anlaşılıyor ki; Hz. Allah (c.c), 99 ismini bizim DNA’larımıza kodlamış. Ve bu esmaların hepimizde farklı oranlarda tecellileri var. Denilebilir ki bu isimler, zat ve ulûhiyet karşısında kulun dilsizliğini bir dereceye kadar gideren ifadeler, yani beşer ruhunun çıkmazlarını açan anahtarlardır. Belirlenmiş sayıdaki esmanızı zikrettiğinizde beyninizden çıkan ışın kozmik enerji alanında kendisiyle bağlantılı olanla eşleşiyor ve kilit açılıyor.
Esmaları eğer kalben muhabbetle manasının tezahürünü isteyerek okursanız manevi derecenize bağlı olarak dilediğiniz yönde size yarar sağlayacaktır.
Ortalama 40 gün içinde bu esmanın karşılığı olan enerji sizde artmaya başlayacaktır.
İnsan, Rabbinin hususiyetlerini belirten isimlere daima muhtaçtır. Her kul, yaşadığı çeşitli durumlar karşısında, Rabbini, haline uygun bir ismiyle çağırmak ister. Bu isimler olmasaydı, O’nunla olan irtibatı çok noksan kalırdı, belki de mümkün olmazdı. Zira Allah’ın isimlerini sadece zikretmek bile imanı beslemekte, ilahi huzuru hissettirmekte, O’na olan aşk ve muhabbeti artırmakta, O’na karşı huşu sahibi kılmakta, O’nun katında olanlara rağbet ettirmekte, dünyadan ve onun fani lezzet ve hazlarından vazgeçirip ebedî olana yönlendirmekte ve Hakk’a dönüş ve vuslat arzusuyla tutuşturmaktadır. Hazret-i Peygamber’in (s.a.v), çeşitli durumlarda okunmasını tavsiye buyurduğu dua ve zikirlerin, Allah’ın isimleriyle dolu olması da bu gibi faydaları temin etmektedir.
Bu isimler Allah’ın (c.c) kudretinin değişik şekillerde tecellilerinin isimleridir. Müslümanlar Yüce Allah’tan (c.c) bir dilekte bulunacakları zaman veya dua edecekleri vakit genellikle Allah’ın (c.c) isimleri ile dilekte bulunur ve dua ederler. Örneğin bol rızık istemek için O’nun Rezzak olduğunu, günahlarını affetmesini diledikleri zaman O’nun Gafur, Rahim ve Afüv olduğunu vurgularlar; çok bunaldıklarında O’nun Vasi’ ismiyle kendilerine ferahlık vermesini isterler. Bu örnekler daha da çoğaltılabilir.
Bioenerji terapilerinde Esma-ül Hüsna şart olmamakla beraber şahsen uyguladığım Bioenerji şifa seanslarında Yüce Allah’ın (c.c) isimlerinin faydasının yadsınamayacak kadar büyük olduğunu müşahede etmekteyim.
Sözlük anlamları dışında Esma-ül Hüsna’nın her birinin ayrı özellikleri vardır. Bazı dileklerin ve istenilen şeylerin yerine gelmesi, duaların kabul olması ya da bazı sıkıntıların kaybolması, hastaların şifa bulması ve buna benzer hususlar için Allah’ın (c.c) bazı isimlerinin belli miktarlarda zikredilmesi gerekmektedir.
Biogeometri ilmini ilk keşfeden ve İsviçre’de bu çalışmalar hakkında doktorası olan Dr. İbrahim Kerim şunları söylüyor:
Bazı ölçüm metotları ile yaptığı çalışmasında; Esma-ül Hüsna’nın insan vücudundaki enerjiyi artırdığını ve bir çok hastalığa şifa olduğunu, Yüce Allah’ın (c.c) her isminin ayrı bir organa iyi geldiğini ve vücuttaki bağışıklık sistemini güçlendirdiğini söylüyor.
Esma-ül Hüsna,“bedeni ve zihni yönden, öfke, nefret, eleştiri, hüzün, pişmanlık, kıskançlık, günah duygusundan meydana gelen zehirli, negatif ve habis tesirleri temizleyen en etkili güçtür.”
Hastalıklar genelde bedenimizin herhangi bir yerinde enerjinin işlevini yapmaması sonucunda o bölgedeki çakramızın tıkanmaya başlaması sebebiyle oluşmaktadır.
Örneğin; Öfkelendiğimizde bedenimizde öldürücü bir zehir meydana gelir. Eğer bu zehire panzehirle cevap verilmezse uzun vadede ölümle sonuçlanır. İşte bu zehrin en büyük ve en önemli panzehiri Esma-ül Hüsna’dır. Sinirli ve öfkeli olmamak, sakin olmak ve öfkemizi dizginlemek için, El Halim (Ya Halim) celle celalühu okumak faydalı olacaktır.
Gelelim her hayrın başı olan Besmele-i Şerife!..
Bir işe başlarken, evden çıkarken yada eve girerken, yatmadan evvel yine rabbimize sığınırız öyle değil mi? Hepimiz biliriz ki; besmeleyle başlanmayan bir iş, hadis-i şerifte de dikkat çekildiği gibi bereketsizdir. Onun için bizler Bismillah’ın her hayrın başı olduğunu; yerken, içerken, herhangi iyi bir işe başlarken besmele çekmek gerektiğini biliriz. Eğer bir hayvan keseceksek, “Bismillahi Allahüekber” diyerek kesmemiz gerektiğini de unutmayız. Bilim insanları yaptıkları araştırmalarda besmelesiz kesilen hayvan etlerinin dokularındaki pıhtılaşan kanda zararlı mikrop ve bakterilerin hemen üremeye başladığını, besmeleyle kesilen hayvan dokularında ise kan, bakteri ve mikroplara rastlanmadığını hayretle görmüşler.
Besmele ile başlayıp güzel kazanımlar elde edeceğimiz ve hamd ile sonlandıracağımız işlerimizin çoğalması duası ile sonraki yazılarımızda buluşmak üzere hoşça kalın…
Bioenerjist Hüseyin Düş