CHP ESKİŞEHİR, ÇARŞAF, ANAHTAR VE BLOK LİSTE…

Cumhuriyet Halk Partisi’nin 37'inci Eskişehir İl Kongresi gerçekleşti…

4 adayın yarıştığı seçim heyecanında;

Recep Taşel 302,

Abdülkadir Adar 219,

Ali Ünal 38,

Metin Tomsuk ise 9 oy aldı…

Bu sonuçlar sonunda koltuğa Recep Taşel oturdu…

Öngörülerde bulunduk, yorumlarımızı aktardık… Sonrasını da etraflıca ele aldık…

ÇARŞAF!

Çarşaf liste nedir?

Aday olan tüm üyeler alfabetik olarak çarşaf liste olarak adlandırılan yöntem ile seçime giriyor… Üye sayısına göre en yüksek oyu alan üyeler seçilebiliyor… Parti içindeki gruplar /adaylar kendilerine yakın isimlerin yönetimlere girmeleri için ‘anahtar liste’ adı altında kendi üyelerinin sıra numaralarını verdikleri ayrı liste çıkarabiliyor… Delegeler anahtar listeye bakarak, çarşaf listedeki isimleri numaralarına göre oyluyorlar… Çarşaf liste bir nevi bütün delegelerin aday olabileceği bir yarışta seçilmesi anlamına geliyor… Çarşaf listede en yüksek oyu alan kişiler seçilebiliyor…

ANAHTAR LİSTE NEDİR?

‘Anahtar liste’ çarşaf liste ile olmasına karar verilen seçimlerde ‘anahtar’ rolü oynayan listeye verilen ad… Çarşaf listede yüzlerce isim karşısında kalan delegelere ekipler kendi adaylarını işaret etmek için anahtar Liste’ler’ hazırlıyor… Her grup ‘anahtar liste’ çıkarabiliyor… Delegeler de, ‘anahtar Liste’nin basılı olduğu kağıdı sandığa atmadan önce istemediği isimlerin üzerini çizip, başka bir isim yazabiliyor…

BLOK LİSTE NEDİR?

Çarşaf listenin tam aksi bir durum… Adaylar kendi listelerini hazırlıyor,  delege bu listeyi oyluyor...

CHP İL KONGRESİNE DAİR NOTLAR…

Kongreye dair dikkat çeken ayrıntılar vardı /aktaralım…

4 adaylı il yönetimine 100’e yakın, kurultay delegeliğine 40’a yakın üye vardı…

Seçim ‘çarşaf liste’ olarak yapıldı ki bana göre tam çarşaf değildi! Kısaca değineceğiz…

Çarşaf, çarşaf denildi durdu, lakin içe sinen bir çarşaf olmadığını ifade ettik kısaca yineleyelim…

Salonda anahtar listeler dolaştı… Elbette ki anahtar liste çarşafın bir parçası denilebilir, lakin blokmuş gibi oldu…

Adaylar çalışmak istediği isimleri el altından-üstünden anahtar liste(!) adı altında telkinde bulunuldu…

***

2 liste vardı iddiası!

Örneğin adaylardan Recep Taşel (beyaz liste) idi…

Sayın Taşel 2 liste hazırladığı iddia edilmişti…

Herkesin gördüğü 1. listede Ahmet Ataç vardı…

Elden ele, telefondan telefona dolaşan 2. listede ise Ahmet Ataç yoktu…

Peki, bu nasıl izah edilecek?

Bu mudur çarşaf?

Bu mudur anahtar?

Bu anahtar listeye neyi /hangi kilidi açtı?

ÜST KURUL DELEGELERİ…

En çok aklıma takılan soru başta Tepebaşı belediye Başkanı Ahmet Ataç olmak üzere, taşra belediye başkanları Uğur Tepe (Seyitgazi), Gürbüz Güller (Alpu), Erdal Şanlı (Han), İshak Soydanak (Mahmudiye), CHP Tepebaşı lçe başkanı Atilay Dalgıç olmak üzere bazı önemli isimlerin üst kurul delegesi olmaması veyahut seçtirilmemesini izah edilebilir bulmuyorum…

Bu tip siyasi figürler yazılı olmayan kurallar gereği üst kurulda olmalıdır bu böyledir /böyle olmalıdır… Hatta elzemdir…

Bu durumun kısa-orta vadede ciddi sıkıntılara yol açacağını söyleyebilirim…

Bekleyip göreceğiz…

Adına ne derseniz deyin bu bir centilmenlik anlaşmasıdır…

Centilmenlik anlaşmasını kim bozdu sizce?

Ali Baş Bey’in ‘Bu gibi kongrelerde belediye başkanları gibi önemli isimler kaç liste varsa hepsine yazılır!

Nezakettir, kibarlıktır!’ minvalinde cümlesine de % 100 katılıyorum…

Düşünsenize!

124194 oy alacaksınız, Tepebaşı belediye başkanı seçileceksiniz, il kongresinden 600 delegenin yarısı bile size oy vermeyecek /seçmeyecek…

Kimse kusura bakmasın bu bir skandaldır…

DELEGELER ÇOK BOŞTA MI KALDI…

Nasıl mı?

Anlatalım…

Delegeler /sabahın erken saatlerinden kongrenin yapılacağı Mavi Ada Düğün & Davet Salonlarındaydı…

Oy kullanma işleminin 19.00 – 22.00 saatleri arası yapıldığı düşünüldüğünden 12 saatten fazla bir süre delegelerin mesai harcadığı söylenebilir…

Bu zaman zarfında delegeler sabah kahvaltısı, öğle hatta akşam yemekleri için salondan ayrıldılar /veyahut ayrılanlar oldu…

İddialara göre toplu halde yemekler yenilmiş… Bu esnada delegelerin etkileşim altında olduğunu söylemeye bile gerek yoktur diye düşünüyorum… 

SEÇİMİN GALİBİ!

Özellikle Sayın kazım Kurt’a ayrı bir paragraf açmakta fayda görüyorum…

10 Ocak Çalışan Gazeteciler gününde Sayın Kurt ile uzun bir sohbetimiz olmuştu… Sohbetin sonunda ‘hangi taşı kaldırsak altından siz çıkıyorsunuz, adaylar, taşra vs. il başkanı kim olacak kulağımıza fısıldar mısınız’ diye sorduğumda;

Sokak siyasetini sevdiğini birebir çalışmayı daha uygun bulduğu ve bu minvalde açıklamaları olmuştu… Aslında 40 gün öncede aynı noktadaydı /hatta 40 yıl önce de… 

Sayın Kurt, 4 adaylı kongrede adaymış gibi hatta adaylardan daha çok çalıştığı ve etkili olduğunu söylemek mümkün…

İlk dakikalardan itibaren neredeyse tüm delege ile irtibat halinde oluşu, bir dakika bile ara vermeden çalışması kazanma adına takdire şayan!

Lakin desteklediği ve CHP il başkanı seçtirdiği Recep Taşel için kısa-orta vade de sıkıntı olacaktır(ın) üzerini bir kez daha kalın olarak çiziyorum…

Sayın kazım Kurt’un Eskişehir Büyükşehir belediye başkanı Sayın Yılmaz Büyükerşen’den daha fazla oy alması, işaret ettiği adayın il başkanı olması ve dahası…

Sonuç olarak;

• Sayın Kurt recep taşel’i değil de diğer adayları destekleseydi sonuç değişir miydi? Cevabınız evetse devam edelim.
• Seçim 2 adaylı olsaydı sonuç değişir miydi?
• Sayın Metin Tomsuk zaten kazanamayacak! propagandası yapılmasaydı sonuç değişir miydi? (9 oy aldı lakin kurultay delegesinde 114 oy aldı)

Vb. birçok soru sorulabilir… Tabi bu sonucu değiştirmez…

Kazanan ekibi tebrik ediyoruz…

Bundan sonra bir süre sessizlik bekliyorum…

Lakin Ahmet Ataç başta olmak üzere ciddi üzgün, hatta kırgın olanlar var…

Bu net!

CHP’nin yeni il başkanı Recep Taşel seçimi farklı kazandı/eyvallah…

Bu fark o koltuğa nasıl yansır bekleyip göreceğiz…

Hüseyin Güven

Eskişehir Gündem

29.02.2020