Algı operasyonları anketlerle yeniden başladı
Ülkemiz için önemli bir dönüm noktası olarak görülen 26. Dönem milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerini geçtiğimiz dönemde tamamlayarak geride bıraktık. Önümüzde ise kimilerine göre iktidara güvenoyu anlamına gelen yerel yönetimler seçimi var. Seçimlere yaklaştıkça gündem hızlanıyor ve alışkın olduğumuz algı çalışmalarına da start verildi.
Geçtiğimiz gün Eskişehir yerel seçimlerine yönelik bir anket yayınlandı. Ankette önümüzdeki seçimlerde 90 yaşına merdiven dayayan ve kendi seçmenin büyük bölümünün bile son 3 dönemdir dişe dokunur birşeyler yapmadığına kanaat getirdiği Yılmaz Büyükerşen birinci sırada gösterildi. İşin ilginci ise CHP kanadında Büyükerşen’e alternatif olarak gösterilen Ahmet Atac’ın ankette en sonda yer alan isim olması. Öyle ki kamuoyunda neredeyse gazetecilerin bile bilmediği bir isim ikinci sırada yer alırken Büyükerşen sonrasında CHP’li seçmenin büyük çoğunluğunun yerine devam edecek isim olarak gördüğü Ahmet Ataç bu ankette en son sırada yer aldı.
Dedik ya algı savaşları başladı diye.. Seçim tahmin karnesi kırık notlarla dolu olmasına rağmen hala ayakta durmayı nasıl başardığını merak ettiğimiz ORC imzalı anketin halk tabiri ile yemek bir yana gargara bile yapılmayacak görüntüsü sonrasında anket sonuçları ilk yayınlandığında zafer kazanmış edayla bunu kamuoyuna duyuranların bile ertesi gün “ikinci sıradaki isim kim” diye haber yaptıklarını da gördük.
Gerçekten ısmarlama olduğu her yanında buram buran kokan bu sonuçlarla ilgili olarak yerel gazetelerimizden birinde yer alan Yılmaz Büyükerşen’in açıklaması da bir o kadar laikliğe aykırı halde başlık buldu. “Valla ankete ben yön vermedim!” evet yemini de yapıştıran başkanımız hatırlarsanız, eşinin tarlasının üzerine kaçak yapılan villa ile ilgili olarak imar affından yararlanmak için sahte beyan verildiği konusunun ortaya çıkmasından sonra da benzer bir açıklama yapmış ve haberi olmadan arkadaşlarının başvuru yaptığını açıklamıştı. Daha geçmişte ilk aklıma gelen bir diğer örnekte ise 14 yıl boyunca Eskişehirlilere tarihi geçmiş damacana ile su dağıtılmasının ortaya çıktığında da haberinin olmadığını “Tek tek altlarına ben mi bakacağım” diyerek beyan etmişti.
Sonuç olarak 90 yaşına merdiven dayayan başkan durduk yere niye yemin etsin değil mi? Gerçekten de kendisinin haberi yok ve kendisi yön vermemiş olmalı. Belki de yine habersiz arkadaşları yaptırmıştır.
Kim yaptı bilinmez veya ankette kimlerle görüşüldüğü iddia ediliyor bilemiyoruz. Ancak dediğim gibi ikinci sırada neredeyse sıfır tanınırlığı olan bir isim nasıl yer aldı ya da Büyükerşen aday olmazsa kendisine en yakın alternatif olarak görülen huyu, suyu, 80’e dayanan yaşı ile en yakın isim olan Ahmet Ataç listenin en sonunda yer alabildi?
Bu anket gerçekten çok su götürür. Yeni bir anket yayınlanana kadar da daha üzerinde çok konuşulur ve seçimlere kadar da algı peşinde olanlar sayesinde daha çok anketçi kasası dolar gibi görünüyor.
Bu ankette açıkçası verilmek istenen mesaj kamuoyundan çok aday belirleme sürecindekileri etkilemeye yönelik bir çalışma gibi görünüyor. Zira bürokrasinin bildiği tanıdığı ancak kamuoyunun bilmediği bir isim ikinci sırada, Büyükerşen ismine kendi seçmeni açısından en büyük alternatif olan isim ise en son sırada..
Mesaj bu kadar açık olamazdı. Ahmet Ataç’ı çok başarılı bulmayan biri olarak soruyorum? Büyükşehir Belediye başkanı kimi görmek istersiniz sorusunda, Ahmet Ataç anketlerde en son sırada yüzde 4’lerde çıkacak bir isim mi?