14 Şubat’ta ekonomi canlansın / canlar yanmasın… - Eskişehir Haber

Hüseyin GÜVEN

Hüseyin GÜVEN
Hüseyin GÜVEN

14 Şubat’ta ekonomi canlansın / canlar yanmasın…

14 Şubat’ta ekonomi canlansın / canlar yanmasın…
Yayınlama: 25 Ocak 2024 Perşembe - 3.420
A+
A-

14 Şubat’ta ekonomi canlansın / canlar yanmasın…

Her yıl aynı koşuşturmacadır gider… Bazıları günler /aylar öncesinden hazırlanır o güne… Teknoloji ile kanka olanlar ise gece /gündüz Google amcalarından destek alarak alış veriş sitelerini dolaşarak hediye peşinde koşarlar…

Kimileri ise sırandan bir gündür… Hediye alacak sevgilisi olsun /olmasın bir yolunu /cümlesini bulur ve
o yoldan yürür… Sıradan bir gündür onun için…

İşletmeci gözüyle ise bu tür günler fırsat günleridir… Hepsini kast etmiyorum tabi… Lafı çok uzatmayalım…

14 Şubat sevgililer gününden bahsediyorum. Her gün düzenli olarak gündemi /haberleri takip ediyorum malumunuz… İşimin gereği diğer yandan… Dün bir haber çarptı gözüme…

'14 Şubat'ta çiçeklere zam kapıda 14 Şubat Sevgililer Günü'nün yaklaşması sebebiyle çiçekçilerde de hazırlıklar yoğunlaştı. İşletme sahipleri, 14 Şubat'ta çiçek fiyatların ciddi oranda artacağını dile
etirdiler' diye başlıyordu…

Şubat Sevgililer Günü sebebiyle işletme sahipleri, çiçek stoklamaya şimdiden başlamışlar… Stok gayet doğal… Bunun yanı sıra 14 Şubat'ta çiçek fiyatlarının arz /talebe bağlı olarak zamlanacağın, bu senenin geçen seneye kıyasla daha kazançlı geçmesini beklediklerini söylemiş çiçekçiler…

Çiçekçi, işletmeci gözüyle baktığınızda 'Sevgililer Günü'nde çiçek fiyatlarında ciddi bir artış olacak' demelerini normal karşılıyorum…

Velakin; bunu fırsata çevirmek isteyenleri anla(ya)mıyorum… Hele ki, her yıl 14 Şubat'ta bir nevi bu tuzağa düşen(!) kara sevdaya düşmüş tüketicileri hiç anlayamıyorum…

AL VER EKONOMİYE CAN VER…

Tamam, 'Satın alalım, ekonomiye can verelim' anladık… Anladık ta… 'Kendimi daha şimdiden yolunmayı bekleyen kaz gibi bekliyorum' diyen Azizim'e de hak vermeden geçemiyorum…

Yılın her günü üretilen, 3 kuruşa satılan bir dal çiçek neden 14 Şubatta 3 ila 4 katına çıkıyor? Bunu kim hangi sebeple izah edebilir? O gün bu durumun olacağını tahmin etmek güç değil… Lakin konuyu insaf boyutuna çekmek lazım diye düşünüyorum… Gelin bir orta yol bulalım… Çiçekçi esnafımız, para kazansın sonuna kadar evet… Diğer yandan sevgilisine çiçek almak isteyen /tüketici de kendini yolunmuş kaz gibi hissetmesin öyle değil mi? Kaldı ki sadece çiçekçiler değil, hediye sektörü son yıllarda inanılmaz büyüdü… Bu sektöründe ayakta kalması, kazanması lazım /bunu da bilenlerdeniz… Velakin bu ve dahi benzeri günler fırsat olarak görülmemeli…

Kaldı ki, kimseye ekonomik olarak zarar gelsin de istemeyiz…
Aksine seven, sevdiği ile hediyeleşsin… O gün ganimet paylaşır gibi bilinçsizce çökmeyelim AVM'lere kafi…

SÜNNETTİR HEDİYELEŞMEK…

İslam'da hediyeleşmek sünnettir. Fakir ya da zengin olmak mühim değil… Diğer yandan sözlüklerde hediye¸ insanlar arasında sevgi¸ saygı ve yakınlığa vesile olan ve birine karşılıksız verilen eşya armağan
olarak tanımlanıyor.

Dinimize göre hediye, insanlar arasında sevgi ve dostluk nişanesi olarak veya muaşeret kaidesi gereği karşılıksız olarak verilen nesne, eşya anlamına geliyor.

Fahri kainat /Peygamberimiz (s.a.v.), en basit bir hediyeyi bile karşılıksız bırakmadığı, karşılığını verdiği biliniyor. Peygamberimiz (s.a.v) 'Size herhangi bir iyilikte bulunana mukabele ediniz. Verecek bir şey bulamazsanız ona dua ediniz ki, kendisine mukabelede bulunduğunuz bilinmiş olsun…' buyuruyor.

Bu minvalde/bütçemize /alım gücümüze göre büyük ya da minik hediyeler alalım sevdiklerimize. Mutlu edelim onları… Büyük, küçük, ucuz pahalı demeden hediyeler alalım. Hem mutlu edelim
sevdiklerimizi/hem de mutlu olalım… Diğer yandan ekonomiyi canlandıralım. Lakin bunu dengede tutalım…

Ezcümle; O günü fırsat bilenlere, bu minvalde hazırlık yapanlara diyeceğimizi dedik. Lafın tamamı da çocuklara söylenir azizim…

Yazımızın başlığında konuyu özetledik zaten, yineleyelim ve 14 Şubat'ta olacakları bekleyelim. 14 Şubat vs. bu tür günlerde ekonomi canlansın eyvallah… Velakin canlar yanmasın.



PEK SEVDİK MANKURTLAŞMAYI…

Mübarek evlilik programlarında her yol 'mübah' adeta... Kapattık deniyor türevleri bitiyor mantar gibi... Dizilerde herkes sarayda, köşkte yaşıyor, 4x4 lere biniyor, ondan iniyor lüks yatlara biniyor. Sör mü? Dük mü bir vivor başlayacakmış koptuk gidiyoruz. Sokmayın Acun'u hanelerinize diyoruz /amaaan diye geçiştiriyorlar.
Şöyle kısa bir TV gezintisi yapayım istedim geçen gece. Baktım İnsanlar yamuk yumuk... TV'yi düzelttim /olmadı... Azda olsa simetri takıntım var. 'Yamuk yumuk insanlara tahammül edemediğimin /ŞEHİTLERİMİZDEN bihaber, irin akan programlardan nefret ettiğimin farkına vardım kapattım hemen...'

Allah (cc) sonumuzu hayr eylesin... Neylersin.

Hedef seçilen kişi ya da topluluk; her türlü ahlak ve yasa dışı yöntem kullanılarak, kişiliksiz bir 'mankurt'a dönüştürülmeye çalışılıyor.



Ne yazık ki, uzun süreden beri insanlarımız; belirli siyasal güç odaklarının kontrolündeki eğitimin, yazılı ve görsel medyanın kara propaganda yöntemleri sayesinde, sistemli biçimde sosyal medya aracılığı ile mankurtlaştırılmaya çalışılmaktadır…

Bence atın 'Man'ı öz benliğinize dönün. Siz bu fikre katılıyor musunuz? Mankurtlaşmayı çok sevdik biz / hemde çok…
Ves'selam

Dipnot: Mankurt; öz benliğini yitirerek, kendisini kimliksizleştiren düşmanının kuklası haline gelmiş zavallı bir insan tipidir.

 

HÜSEYİN GÜVEN -08.02.2018





Bir Yorum Yazın
Bu habere yorumlar

Diğer Yazıları

Copyright © 2024