Eskiye Rağbet Olsa, Bayata Nur Yağardı! - Eskişehir Haber

Özgür TIKIZ

Özgür TIKIZ
Özgür TIKIZ

Eskiye Rağbet Olsa, Bayata Nur Yağardı!

Eskiye Rağbet Olsa, Bayata Nur Yağardı!
Yayınlama: 14 Eylül 2014 Pazar - 16.421
A+
A-

Eskişehir'de gelinen noktayı hayretler içinde izliyor ve bu geri dönüşüm olayının ne noktaya bizleri ne kadar geriye kadar götüreceğini merak ve endişe ile izliyoruz.

Sözde Avrupadan bilmem ne başarılı sistem ödülleri alan TRAMVAY sistemimizin resmen fiyasko olarak kabullenildiğinin resmini Pazartesi günü başlayan Tramvaya destek otobüs seferleri ile kabul etmiş oluyoruz. Eskişehiri ciddi bir borç yüküne sokan ve yıllarca yapımı için vatandaşlarımızın özveri ve sabırla beklediği bir işin en sonunda tekrar otobüs destekli hale gelmiş olması kadar düşündürü tirajı komik bir durum olamaz sanırım.

İnternette gezinirken sizde muhtemelen buna benzer fotoğraflarla karşılaşmış olabilirsiniz? Elbette bir romantiğin fotoğraf üzerinde hayalini kurduğu taşıma sistemini foto montaj şeklinde hazırladığı bir fotoğraf diye siz de muhtemelen düşünmüşsünüzdür ilk gördüğünüzde bu fotoğrafı. Zira bu fotoğrafla ilk karşılaştığımızda biz de sadece bizim kentimize özel renklerle üretildiğini yıllardır sandığımız ESTRAM’ın bir benzerinin başka bir yerlerde kullanıldığını bilmiyorduk. Kentimizde alt geçit, üst geçit kullanılarak yapılsaydı keşke diye düşündüğümüz Estram’ın bir alt geçitten geçtiğini gördüğümüz bu fotoğrafı birilerinin “bakın bu böylede yapılabilirdi?” diyerek hazırladığını düşünmüştük.

Oysa biraz daha incelediğimizde ESTRAM’ın bir benzerinin kullanıldığı yeri ve o yerdeki tramvay fotoğraflarını incelediğimizde şaşkınlığımız arttı. Yer alından, yer üstünden giden tramvaylar, geniş ferah yollar. Şık modern istasyonlar ve dahası yeşillerle örülü tramvay yolları.

Gerçekten gıptayla inceledik bu fotoğrafları ve hayıflanarak. Aslında istenirse neler de yapılabiliyormuş demeden edemedik.

Elbette istenirse yapılamayacak şey yoktur. Önemli olan doğru işi, doğru adımlarla ve stratejiyle yapmak olabilirdi. Ve tabii ki samimiyetle.

Zira ilk yapımının söylentilerinden, hayatımıza girişine kadar tramvay sistemini biz başta olmak üzere pek çok kişi eleştirdi. Ancak eleştiriler ilgililer tarafınca tıkalı kulaklarla dinlendiğinden dolayı olsa gerek bir etki yapmadığı gibi, yıllar sonra hayatımıza giren ek tramvay uzatma hatlarında da benzer sıkıntılar göz ardı edilerek çalışmalar yapıldı. Hatların açılmasını umutla bekleyen ve oldukça uzun süre bu plansız şekilde ilerleyen uzatma çalışmaları sırasında adeta bir asker gibi “beklenen gün gelecekse, çekilen çile kutsaldır” diye günleri sayanlar ciddi hayal kırıklığına uğradılar.

Hatların mevcut sisteme entegre olması bizim gibi bir çok eleştiricinin ön gördüğü gibi gelişti ne yazık ki! Ne yazık ki diyorum zira haklı çıkmasaydık keşke. Ancak söylediğimiz ve sürekli dile getirdiğimiz ön görüler meydana gelmiş oldu.

Öncelikle Emek -71 Evler tramvay hattı entegre oldu sisteme. Ve bu sırada bile bir çok aksaklık ve sıkıntılar yaşandı. Ancak tek bir hat özellikle aktarma ya da gereksiz yol uzatması yapılmadan hazırlanan bu hat ciddi sıkıntılar getirmese de geniş bir alana yayılan ve bu hattı kullanacağı düşünülen 71 Evler ve Emek Mahallesi sakinlerinin büyük bir çoğunluğunun hiç kullanamayacağı şekilde hazırlanmış oldu. Zira seçim öncesinde 1 aya yakın süre hizmet veren hem de ücretsiz yolcu taşıyan bu sisteme vatandaşlar tepkilerini de seçim de gösterdi. 22 bin seçmenin sadece 4 bin tanesi bu düşünceye yani bu sistemin mimarlarına inanarak oy verdiler. Zira mahallelerin yayıldığı alan düşünüldüğünde çok küçük bir alandaki insanların yararlanabileceğini bir tramvay sistemi ortaya konulmuş ve bu sisteme entegre olamayanlar için aktarmalı otobüs çilesi sadece şekil ve biçim değiştirmiş ve hatta aktarma çilesi eskisine oranla katmerli olarak ortaya çıkmış oldu.

Bunun yanında diğer hatlardan Çamlıca, Batıkent alanındaki faaliyete sokulan tramvaylarda vatandaşın beklediği gibi kent merkezine gitmek yerine uzun süredir otobüslerle aktarma noktası olarak kullanılan Tepebaşına yolcu taşıyarak AKTARMA HATTI şeklinde kullanılınca, tepkilere neden oldu. Tepkilerden ziyade zaten ciddi bir yolcu kapasitesine sahip olan Tepebaşı aktarma alanında ciddi bir yığılma oluşmasına neden oldu.

Gelelim diğer Yeniket tarafındaki faaliyete sokulan ve ring hattı şeklinde çalıştırılan diğer yeni hatta. O hatta da mevcuttaki eski sistemlerle 15 dakikada gidilebilecek yol 35 dakika gibi ciddi bir farkla gidilebilen bir durumda ortaya çıktı. Böyle olunca da uzun süredir umutla bu çalışmaların bitmesini bekleyenlerin hayalleri suya düşmüş oldu.

Uzun süredir inatla ben bilirim, benden başkası bilmez diye düşünün anlayış ise sonunda kendisinin bilemediğini adeta itiraf ederek YENİ ULAŞIM SİSTEMİNE GEREK olduğunu ağzından kaçırdı.  Bunun yanında dudaklardan dökülen “Lütfen, okul ve  mesai saatleri içinde ulaşımı kullanmayın” sözleri ise vatandaşların yüzünde alaycı bir tebessüm olarak yanıt buldu.

Şimdi okulların açıldığı gün itibarı ile adeta yenilgiyi kabul eden bir anlayışla toplu taşıma sistemlerine ek otobüs hatları konularak sorunların çözülebileceğini bekliyorlar.  Umarız yine yanılırız ve sıkıntılar biraz azalır.

Ancak kentin 50 yılını planlama iddiasına sahip olup, kentin insanını, kentin yaşam tarzını anlamamak için diretenlerin 15-16 yılda gelebileceği noktanın tam da ucunda duruyoruz.

Biz daha önceden de söylemiştik bir çok farklı mecrada. Bir insan ancak inanabildiği şeyi yapabilir, ancak onunla başarılı olabilir. 1999 yılında raylı sistemlerin kent için uygun olmayacağını Eskişehir cadde ve sokaklarının bunu kaldırmayacağını iddialı şekilde ifade eden birinin sadece sandık dönemi sarıldığı bir kozdan öteye gidemeyen tramvay projesinin geleceği noktanın böyle olması kaçınılmazdı. Tıpkı yine geçtiğimiz yerel seçimler öncesinde hem sizleri şöyle hizmetler tanıştıracağımız masalları anlatırken, bu yasa olmaz, bu yasa şöyle kötü diye yeni büyükşehir yasasına da inanmadığını söylediğini ve geçen 120 günden fazla sürede de anlattığı masalların bir tek noktasını bile hatırlatacak tek bir iş yapmamış olmaları durumu kanıtlıyor.

Şimdi ne derseniz deyin. Resmi olarak kayıtlı araç sayısının 225 binlerde, ruhsatlı çalışan otoparklardaki araç kapasitesinin 4025 olduğu bir kentte 4 dönemdir bunları görmezden gelen bir anlayıştan ne bekleyebilirsiniz.

Bir kentte tramvay gibi sistemler yapıldığında bu fotoğraftaki Linz denen yer gibi sonuçlar görmeyi beklemek hayal mi? Elbette doğru proje, doğru çözüm üretilmeli. Bizimle aynı büyüklükte tramvay kullanan bu KASABA’nın 2014 nüfusu 195 bin. Bizim ise üniversite öğrencilerini hesaba katmazsanız yaklaşık 700 bin.  Bir kasabada sorunsuz kullanılan bir sistemi getirip bir kente entegre ederseniz bu işin değil 20 yıl böyle 10 yılda elinizde kalmış olması elbette tesadüf değil muhtemel olasılıktır.

Bir kentte yapılan tramvay sistemi Ulaşım ücretini ucuzlatmadıysa, Ulaşım süresini kısaltmadıysa, Kent içi trafiği rahatlatmadıysa, Ulaşım standartlarını yükseltemediyse bu çalışmaya ne denebilir?

Bugün bozuk eksik ulaşım sisteminin mimarları yüzünden yıllardır aktarma yapmak durumunda kalanlar, her gün ulaşım için eskiye nazaran 2-3 katı zaman harcayanlar ne yaptılar. İlk fırsatta özel arabalara sahip oldular, bu arabalarını kullandılar.

Ancak bahsettiğimiz tramvay sisteminin geleceğini hiç hesap edemeyenler büyük olasılıkla bu durumu hesap ederek kentte yapmaları gereken otoparkları yapmayarak, adeta vatandaşı zora düşürerek sözde toplu taşımaya yönlendirme çabasına girdiler. Elbette tramvaya vatandaşlar mutlaka binsin diyerek kaldırılan bir çok otobüs seferi ve minibüs seferleri gibi aleni bir baskı olmasa da, bu sonuç olarak vatandaşı zorlayan bir sistem oldu.

Ancak vatandaş ulaşım yolunda çile çekmektense OTOPARK bulmak için çile çekmeyi tercih etti. Sonuç. Yarın okullar açılıyor ve hep birlikte geçen sene yani 2013 yılında okulların açıldığı günü yaşananları hatırlayıp “İnşallah aynısı olmaz” diye dualar ediyoruz.

Büyüklerimiz ise şuana kadar ki İNKARCILIK anlayışı ile devekuşu misali kafayı gömerek, görmezden gelerek bu sıkıntıların bitmeyeceğini yıllar sonra nihayet anladılar.şöyle modern, kaliteli dedikleri sistemi, nasıl kalitesiz bir anlayışla hayata geçirdiklerini kabullenerek YENİ BİR SİSTEME ihtiyaç olduğunu itiraf ederek TEDBİR alma gereğini hissettiler.

Artık denecek tek söz var “yeni tramvay destek otobüslerimiz hayırlı olsun! İnşallah bu otobüslere de destek sistemi diyerek yarın bir gün faytonları da hizmete almaya karar vermezler!”

 

 

İşte söz konusu tramvay uygulamasından kareler.. Her şeyi ile birebir Estram ile aynı olan bu tramvayların tek farkı UYGULANAN PROJE.. Onun dışında rengine kadar herşeyi ile bizim estramla aynı.. Gördüğünüz gibi moden ve gayet çevreye uyumlu bir proje..



 



Bu arada bu aracın kullanıldığı yerin nüfus sayısına da dikkat edin!

 

Not: fotoğraflarımız facebook üzerindeki sayfamızda idi ancak bir şekilde fotolarımızı silmişler o yüzden tekrar yeniden yüklüyoruz.. Halkın bilgi alma özgürlüğüne yapılan bu müdahaleyi kınıyoruz.. 





Bir Yorum Yazın
Bu habere yorumlar

Diğer Yazıları

Copyright © 2024